60 yaşında…Ayı çıkabilü, daş düşebülü

ayıIlgaz’daki Milli Park sahasındaki otelimize yerleşirken en çok heveslendiğim konu 2000 metrede büyük köknar ağaçları ve tertemiz havada koşmaktı. Ancak maalesef oteldeki yetkili bizi uyararak civarda ayı bulunabileceğinden ana yollardan fazla uzaklaşmamak gerektiğini söylemesi ile hayallerim biraz olsun sekteye uğradı. İlk gün Milli Park alanına giriş noktası ile otel arasındaki yolda iki tur atmak suretiyle ancak 10 kilometreyi tamamlayabildim. Gerçi çıkışlardaki eğim sayesinde parkur güçlük derecesi epey yükselmişti

İkinci gün ise otelde görevli bir kişinin sahayı iyi bildiği ve ormanda onunla birlikte koşabileceğimizi öğrenince yeniden umutlandım. Sabah altı buçukta yola çıkıp ormandan dere kenarına 500 metre irtifa kaybedecek şekilde indik ve sonra tabi ki otele kadar tekrar çıktık. Temiz hava ve manzara bu koşuya bir kaç dakika içinde tamamlanmış hissi verdi, on kilometreden fazla koştuğumuz halde.

Sonraki gün yalnız başıma koşmak zorunda kaldım. Bu nedenle ormana dalamadım normal olarak. Çünkü önceki günkü koşuda ayı pisliğine rastlamıştık ormanda. Önceden de “Ayı Çıkabilü” uyarısı aldığım için tabi ki biraz tırstım. Bu nedenle yine sabah altıbuçukta başlayarak parkın giriş kapısına kadar koştuktan sonra ana yola çıkarak tırmanmaya başladım, nereye çıkacağımı bilmeden. Bir süre sonra Kastamonu il sınırı biterek Çankırı il sınırı başladı ve tırmanma biterken yol inişe geçtiği noktada tekrar başka bir tepeye çıkış gördüm ve o tarafa yöneldim. O yol da Doruk Otel’e kadar uzadı. Oradan gelen köpek havlamaları üzerine  aynı yoldan geri döndüm. Daha sonra koşumu bilgisayara yüklediğimde, geri dönmek yerine devam etmiş olsaydım tam bir tur atacak olduğumu gördüm. Halbuki bu yolun devamının otele gideceğini tahmin ederek  kapı girişinde orada çalışana sorduğumda öyle olmayacağını söylemişti. Epey de yaşlı idi, sanırım 50-55 yaşlarında. Halbuki ben 2 gündür bu bölgede idim. Bir daha anladım ki 50 değil yüz yıl da kalınsa, bölgede gezmedikçe, koşmadıkça bir şey bilmiyorsun. Koşunun bir faydası daha.

Bir süre sonra Milli Park ana giriş kapısından geçtikten sonra otele bir buçuk kilometre kala etrafta ne bir insan ne bir araç bulunmazken duyduğum ayı homurtuları üzerine heyecanlanarak bayır yukarı olmasına rağmen depara kalktım ve sağ salim otele ulaştım.

Bu macerada epey temiz hava ve bol oksijen almış olmama ilave olarak, Kastamonu’nun meşhur levhasındaki ikazının biraz olsun gerçek çıkması koşumu renklendirmiş oldu...Ilgaz Dağı, 21 Eylül 2015 

“60 yaşında…Ayı çıkabilü, daş düşebülü” için 3 yorum

  1. Cengiz mrb. harika bir tatil yapmışsın. selamlar..

Yorumlar kapatıldı.